Haber

Kavuşmanın 750. Yılında Hz. Mevlana Sergisi

Sultanahmet’teki Türk İslam Eserleri Müzesi’nde (TİEM) “Hz. Mevlana’ya Kavuşumun 750. Yılında” standı ziyaretçilere açıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Konya Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla hazırlanan stantta Mevlana, Türk ve İslam Eserleri, Galata Mevlevihanesi, Sakıp Sabancı, Sadberk Hanım ile Fotoğraf ve Heykel müzelerinin envanterlerinden seçilen eserler yer aldı.

İstanbul Valisi Davut Gül, açılışta yaptığı konuşmada, Kahramanmaraş merkezli depremin ardından Gaziantep’te çalışmalarına şahit oldukları Konya Büyükşehir Belediyesi’ne ve sergide emeği geçenlere teşekkür etti.

Serginin Türkiye’deki çok değerli müzelerin koleksiyonlarından eserleri içeren özel bir eser olduğunu belirten Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Hz. öğretisini anlama fırsatı.” söz konusu.

Konya Valisi Vahdettin Özkan, standın Mevlana sevgisinin her zaman ulaşacağı, barışa, sevgiye ve bilgeliğe dayalı bir toplumun inşasına vesile olmasını diledi.

Konuşmaların ardından Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Altay, sergiye özel olarak hazırlanan posta pulu ve tabloyu, İstanbul Valisi Gül, AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz ve Mevlana’nın 22. kuşak torunu Esin Çelebi Bayru’ya hediye etti. açılış törenine katıldı. .

Katılımcılar daha sonra TİEM Müdürü Ekrem Aytar eşliğinde sergiyi gezerek, sergilenen 85 eser hakkında bilgi aldı.

“Burası İslam tarihini temsil eden bir yer”

Sergi kapsamında TİEM’in üst katındaki Divanhane bölümünde düzenlenen ve Kur’an-ı Kerim okunmasıyla başlayan “Nereden Dinle… Hazreti Mevlana” konulu panelin moderatörlüğünü İstanbul İl Kültür Başkanlığı üstlendi. ve Turizm Müdürü Yılmaz.

Sultanahmet Meydanı’ndaki TİEM’in, adını Kanuni Sultan Süleyman’ın damadı ve ikinci veziri Pargalı İbrahim Paşa’dan alan İbrahim Paşa Sarayı’nda faaliyet gösterdiğini belirten Yılmaz, “Burası aslında Osmanlı’nın siyasi ve siyasi merkezidir. 1500 yıllık İslam tarihi milyonlarca kilometre kareye yayılmıştır.” “Kültürel ve manevi coğrafyanın farklı obje ve eserlerle müze bağlamında temsil edildiği bir yer.” Bu kelimeyi kullandı.

Prof. Dr. Uğur Derman, “Mevlana ve Mevlevi tarikatının sanatımızda büyük bir yeri vardır, öyle ki bazı Mevlevihanelere ilim ve sanat akademileri demek caiz olur.” söz konusu.

Hat sanatının da bunlar arasında yer aldığına işaret eden Derman, “Mezhep erbabı arasında hat sanatıyla uğraşanların mutlaka Mevlevi olması şart değildir, hangi mezhebe mensup olursa olsun nakşi veya Rufaisi olabilirler. o yolla ilgili bir eser ortaya koymuşlar.” değerlendirmesini yaptı.

“Hazreti Mevlana bir İslam alimidir”

Prof. Dr. Mahmud Erol Kılıç, gençlerin Mevlana’nın öğretileriyle tanışması gerektiğine dikkat çekerek, “Öncelikle bazıları bunu kabul etmekte hala zorluk çekse de Hz. Mevlana bir İslam alimidir. İslam dini sadece bir kanun değildir. Hukuki yaptırımlardan oluşan kanunlar bütünüdür. Maneviyat ve maneviyat İslam dininde yer alır.” “deyim yerindeyse felsefesi ve tabii ki hukuki ve hukuki görüşleri, ancak bu maneviyat açısından ikincildir.” dedi.

Hz. Mevlana’nın sözlerinin şiir olarak da söylenebileceğini ve kendisinin birden çok kez şiiri tercih ettiğini kaydeden Kılıç, “Onun şiirle anlatmak istediği aslında sırf şiir yazmış olmak için yazılmış bir şey değil. Şiir onun için bir araçtır, amacı ve kaygısı vardır. Zaten çok iyi biliyoruz ki, insanı dertlerden konuşturur. Derdi olmayan şiirle bina yapamaz, bağlama da alamaz. Bu bakımdan öncelikle; bir sorunun olması gerekiyor. O sorunu tek bir soruna indirgediğinizde diğer tüm sorunlar bulanıklaşıyor.” görüşünü paylaştı.

Prof. Dr. Safi Arpaguş, Hz. Mevlana’yı kocaman bir okyanusa benzeterek şöyle konuştu:

“Mesnevi’de okyanusun sürahiye doldurulmasından, okyanusun sürahiye sığmayacağından bahsediyor. Zaman geçtikçe elbette okyanusu sürahiye sığdırmaya çalışmayacağız ama bence yapmalıyız. sürahimizi doldurmadan o okyanustan ayrılmayın.”

“Tasavvufun Yolu”, “Harflerin Estetiği/Gizemli Harfler”, “Derviş Kültürü”, “Dervişin Zarafeti”, “Tasavvufi Yansımalar”, “Mevlevi Tarikatı”, “Mesnevi” ve “Mesnevi” gibi bölümlerden oluşan stant, “Divan-ı Kebir” 1 Mart’ta düzenlenecek. kadar görülebilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu